Muhterem Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam ın, huzurlu bir hayat için benimsediği prensiplerden birisi
de, iktisat ve îtidaldir. İktisad ve itidal, yeme-içme, harcama, konuşma ve
benzeri bütün işlerde ölçülü olmaktır. Bunun zıddı ise israftır. İsraf, ihtiyaç
sınırını aşmak, aşırı harcamalarda ve ölçüsüz davranışlarda bulunmak demektir.
Nitekim Yüce Allah Kur an-ı Kerim de, olgun Mü minlerin sıfatlarını sayarken,
onların daima ölçülü olduklarını vurgulamakta ve şöyle buyurmaktadır:
Onlar ki, harcadıklarında ne israf ederler ne de cimrilik. İkisi arasında,
îtidalli bir yol tutarlar [1].
Muhterem Müslümanlar!
Allah tarafından bize bahşedilen hayat, sağlık, eş, evlat, makam-mevki, mal,
mülk gibi nimetler, hep emanet olarak verilmiştir. Onun için biz, bu nimetleri
kullanma tarzımızdan, israf edip etmediğimizden ve bunları nerelerde
harcadığımızdan ahirette sorguya çekileceğiz. Konumuzla ilgili olarak Yüce
Allah, Kur an-ı Kerim de şöyle buyurmaktadır: O gün, verilen nimetlerin
hepsinden sorguya çekileceksiniz [2]
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) de: Kıyamet günü insanoğlu, ömrünü nerede
harcadığından, yaptığı işleri ne niyetle yaptığından, nasıl kazanıp nereye
harcadığından, vücudunu ve sıhhatini nerede ve nasıl değerlendirdiğinden sorguya
çekilmedikçe yerinden ayrılamaz [3] buyurmuşlardır.
Millet olarak çok müsrifiz. Özellikle, çöpe atılan ekmeklerden tutun da kamu
malları, tabi kaynaklar, elektrik, su ve zaman gibi sayısız değerlerimizi israf
ediyoruz. Halbuki yeryüzünde hiçbir kaynak ve imkan sonsuz değildir. Günümüzde
bunların değeri, daha da artmıştır. Çünkü azalan kaynaklar daha çok değer
kazanırlar. Değerli şeyler ise rastgele sarf edilmezler.
Muhterem Müslümanlar!
Allah ın bahşettiği maddi imkanların israf edilmesi büyük bir vebal olduğu gibi,
pek çok yuvanın dağılmasına ve ülkenin ekonomik açıdan zayıflamasına da sebep
olmaktadır. Bunun için şahsi harcamalarımızda ölçülü olmak, ülke kaynaklarını
dikkatli kullanmak, verimli alanlarda değerlendirmek, dini ve milli bir
görevdir. Yarınlarımızın huzur ve rahatı için fert ve millet olarak iktisatlı
davranmak ve israfa sapmamak zorundayız. Çünkü israf, Yüce Allah ın verdiği
nimetlere karşı bir nankörlük ve saygısızlıktır. İktisatlı olmak ise, o
nimetlere gösterilen fiili bir saygı ve şükürdür.
Muhterem Müslümanlar!
Hutbemi bir ayet mealiyle bitiriyorum.
Akrabaya, yoksula, yolda kalmışa, haklarını ver. Malını israf ile saçıp
savurma. Zira saçıp savuranlar, şeytanın dostları, kardeşleridir. Şeytan ise
Rabb ine karşı çok nankördür. [4]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Furkan,25/ 67.
[2] Tekasur; 8
[3] Tirmizî, Sünen, Kıyame,1
[4] İsrâ; 26,27.